fbpx

Saldırganın Sosyal Güvencesi İptal Edilsin!!!

Favorilere Ekle (0)
Please login to bookmarkClose
Please login

No account yet? Register

Güvenli olmayan hastaneler… Korunamayan çalışanlar… Olaylara seyirci kalan güvenlik görevlileri… Durumun ciddeyitini kavrayamayan idareciler, yöneticiler, politikacılar… Saldırgana bir şey yapamayan hukuk sistemi… Sövülen, tehdit edilen, dövülen, hatta öldürülen sağlıkçılar…

Bunun sonu nereye varacak bilmiyorum ama böyle gitmeyeceği kesin… Bu olayların sıklığı işimize, eğitimimize odaklanmamızı etkiliyor gerçekten… Düşünürken de insanın aklına bazı çözüm önerileri geliyor… Bazı ülkelerde bu uygulamalar yapılıyor, neden bizde de olmasın diyor insan… Mesela… SALDIRGANIN SOSYAL GÜVENCESİ ELİNDEN ALINSIN/İPTAL EDİLSİN… Bundan sonra tüm sağlık harcamalarını kendisi ödesin… Emeklilik haklarından mahrum kalsın… acaba bir çözüm olur mu… ağzından çıkanı kulağı duymayan, eline koluna hakim olamayan bir grup saldırgan için bu yaptırım işe yarar mı… belki… deneyelim… görelim…

 

 

Bu Yazının Podcasti

Acilcinin Sesi

4 Responses

  1. Çalıştay sonuç bildirgesinde en önem verdiğim madde 7-24 halkla ilişkiler ve iletişim uzmanı ile ilgili olanıdır. Bizim özelimizde ise acil servislere “Halkla İişkiler Bilimi”nin kavram ve kurallarının “kurumsallaşarak” girmesi gerekmektedir. Ben Sağlık Bakanlığı’nın bu yönde ilerlemekte olduğunu biliyorum. Acil Tıp kurumlarının -Dernekler, Ana Bilim Dalları, Şeflikler- karar vericilerinin güçlerini, Halkla İlişkiler ve İletişim Bilimi kavram ve kurallarının Acil Tıp Kliniklerinde kurumsallaşarak gelimesi yönünde kullanmaları önerdiğim “stratejidir”. Çalıştay sonuç bildirgesi bir “stratejik plan” içermemektedir. Beklediğim gibi stratejik düşünme yönünde bir yaklaşım da dokümana yansımamıştır. Tüm katılımcıların kendi pencerelerinden analizlerinin toplamı olan bir doküman kaleme alınmış.

    1. Her ne olursa olsun, “bir” sıfırdan büyüktür. Böyle bir çalıştayda ortak bir bildirge çıkarılmış olması da dernek adına yapılmış önemli bir adımdır. Stratejinin geliştirilmesi ise çok daha kapsamlı bir süreçtir. Daha geniş grupları içinde barındırması uygun olur, çünkü sorun sadece Acil Tıbbın sorunu değildir. Sanırım sonuç bildirgesinde Acil Tıp açısından durum tespiti ve öneriler ilgililerin dikkatini çekecek ölçüde sunulmuş. Artık bu uyarıları ve görüşleri dikkate alarak belirttiğiniz stratejik planının oluşturulması için yetkili kurumların adım atması gerekiyor. Belki sizde bu süreçlerin içerisinde yer alıp, katkı verebilirsiniz.

  2. Sağlık çalışanlarına yapılan saldırılarda sağlık çalışanlarının ortak durduğu yer hepsinin mağdur, masum, pasif olmalarıdır. Sağlık çalışanları “bembeyaz”, pürüzsüz, saf ve temiz.
    Acaba(?)
    Paradigmamızı değiştirmeyi öneriyorum. Saldırganı anlamadan, dinamiklerini çözmeden geliştirdiğiniz strateji hatalı olur. “Stratejide yapılan hatayı taktikle düzeltemezsiniz.”STRATEJİDE YAPILAN HATAYI TAKTİKLE DÜZELTEMEZSİNİZ. İki defa yazıyorum, çok temel ve önemli olduğu için.
    Önerdiğiniz şey caydırıcılık taktiklerinden birisi ama ya strateji doğru değilse.
    Bu noktadan başlayalım mı; Strateji nedir, taktik nedir?Ankara’da yapılacak çalıştaya da bu gözle bakıyorum, önerecekleri strateji ne olacak, gücü nerede konsolide edecekler, “siklet merkezini” ne olarak belirleyecekler?

    1. Durumun birden fazla komponenti olduğu kesin. Sadece tek bir yöntem ile çözümlenmesi beklenmemelidir de. Bu konuyla ilgili geçtiğimiz günlerde TATD’de yapılan bir çalıştayın sonuç bildirgesinde saptanan sorunlar ve çözüm önerileri ele alındı. Umarım yakın zamanda çözüme kavuşur. Çalıştayın sonuç bildirgesine aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz.

      http://www.tatd.org.tr/etkinlik/2013/tatdsiddet

blank
Ara