Skip to content

Acilde Kontrolü Sürdürmede SAKİNLE Formülü

Reklam

Acil Servis…

Siren sesi… Çığlık… Ağlama… Gülme… Fısıltı… Bağırma… Klavye sesi… Monitör sesi… Floresan… Çakar lambalar… Işık… Ses… Çarpıntı… Terleme… Soluma… Karar Verme… Işık… Ses… Daha önemli bir karar verme… Çarpıntı…

Bir Acil Serviste günde kaç hayati karar veriliyor kim bilir? Sahi siz bir nöbetinizde kaç kere karar veriyorsunuz?

“Görüntüleme yapayım mı, yapmayayım mı? Yaparsam ne olur, yapmazsam ne? BT ‘temiz’ mi? Rapor isteyecek miyim? Bu görüntüyü birine daha göstermeli miyim? Konsültasyon? Konsültan kim acaba? Tedavi? Şuna alerjisi var, bunu versem olur mu? Önceki hastanın alerjisini sormuş muydum? O hasta gebe miydi? Bu hasta gebe olabilir mi? Bekleyen kaç hasta var? Şu hastanın kan gazı çıktı mı? Ben neye bakacaktım? Boynum çok ağrıyor.”

Işık… Ses… Çarpıntı…

DSM-5’in “Yaygın Anksiyete Bozukluğu” bölümünü açarsanız, bir yerlerden tanıdık geldiğini göreceksiniz şüphesiz. Psikiyatrik bir tanı koymak haddime değil elbette ama şunların kulağa hiç yabancı gelmediğini söylemek yanlış olmaz: “Dinginleşememe ya da gergin ya da sürekli diken üzerinde olma, Kolay yorulma, Odaklanmada güçlük çekme ya da zihin boşalması, Kolay kızma, Kas gerginliği, Uyku bozukluğu”.

Ortam zorlu, hani futbol diliyle “zemin” kontrolü kaybetmeye müsait. Bir aylık muhteşem bir tatilden dönmüş olsanız bile, bir nöbetin daha ilk saatinde bütün mental kazanımlarınızı tüketip borç batağına düşebilirsiniz. Peki nöbet esnasında zihinsel fonksiyonlarımızı üst düzeyde tutmayı ve tükenmemeyi nasıl sağlayabiliriz?

Reklam

Bu konuda, geçtiğimiz günlerde paylaşımına denk geldiğim Acil Tıp Uzmanı Stephen Hearns’in (@StephenHearns1) geliştirdiği “CALMDOON” hatırlatıcısını (mnemonik) kullanmak yararlı olabilir. Akılda kalıcılığı artırmak için Türkçeye “SAKİNLE” şeklinde adapte ettiğim bu hatırlatıcıyı acilde kontrolü kaybetme riskiyle yüzyüze geldiğiniz anlarda hızlıca aklınızdan geçirerek uygulamaya koyabilirsiniz. Maddelerin bir öncelik sıralamasına göre olmadığını hatırlatmamda yarar var. Her defasında, bütün maddeleri işleme koyduğunuzdan emin olmanız yerinde olacaktır.

Soluk Al

Soluk sayınızı dakikada 8 soluk/bir soluk 8 saniye olacak şekilde düşürün. Kontrollü soluk almanın stresi azalttığı, uyanıklığı artırdığı ve hatta bağışıklık sisteminizi güçlendirdiğini söyleyen çalışmalar var. Kontrollü soluk alma uygulamaları, anksiyeteden insomniaya kadar bir çok rahatsızlık ile ilişkili semptomların azaltılmasına yardımcı olarak kullanılıyor. Nefes alma şeklinizi bilinçli olarak değiştirmek, kalp atış hızını ve sindirim sistemi hareketliliğini yavaşlatabilir ve sakinlik hissini teşvik edebilir. Tam da aradığımız şey.

Reklam
blank

Ayrıl

Kısa bir süre için ortamın görsel ve duysal uyaranlarından uzaklaşarak Bilişsel Yeniden Çerçeveleme için kendinize boşluk açın. Ne yaptınız? Ne yapacaksınız? Bunu nasıl yapabilirsiniz? Kısa sürede bulabileceğiniz yeni bir strateji, sizi içinde bulunduğunuz stresli durumdan kurtarabilir.

blank

Konuş

Fırsat bulduğunuzda ekibinizin diğer üyeleri ile bir araya gelin. Doktor odasına bir bardak su içmek için gelmek gibi sıradan anlar, bunun için bulunmaz fırsat. Gözlem ve hislerinizi ekip arkadaşlarınızla paylaşın. Fikirlerini veya tavsiyelerini alın.

blank

İste

Bilişsel rehberleri izlediğinizden emin olun. Karar verme sürecinizde yardımcı olabileceğine inandığınız bir meslektaşınızdan destek isteyin. Bazen “Ben de zaten böyle düşünmüştüm”, bazense “Bu neden aklıma gelmedi?!” cümlelerinizle sonuçlanacak bu görüşmeler, üzerinizdeki baskıyı azaltmakta yardımcı olacaktır. Her hekimin yaslanabileceği omuzlara ihtiyacı var.

Reklam
blank

Nutrisyon/Hidrasyon

Yüksek baskı altında uzun süre etkili biçimde çalışabilmenin şartlarından biri, yediğinize içtiğinize dikkat etmek. O yoğunlukta bütün günü bir bardak su içemeden veya bir parça yemek yiyemeden geçirmeniz mümkün. Beslenme ve sıvı alımının bedensel ve zihinsel fonksiyonlarınızı sürdürebilmenizdeki önemini anlatmamıza gerek yok. Dengeli ve düzenli beslenmeye ve sık aralıklarla su içmeye özen gösterin (Evet nöbetlerde de… En çok nöbetlerde…)

blank

Listele ve Önceliklendir

Acil Tıpta en önemli yeteneklerden biri “çoklu görev yapabilme” (multitasking). Sonuç bakarken telefon cevaplamanız, order verirken tetkik istemeniz günlük rutininizin bir parçası. Burası Acil Servis, burada acil olmayan bir iş bulmanız pek mümkün sayılmaz. Ancak elbette bazı işler acil, bazıları ise daha bir acil… Notlu çalışın, yapmanız gereken işlerin bir listesini çıkarın ve hangilerinin daha acil olduğunu netleştirin. Gruplandırabileceğiniz işleri gruplandırın, başkalarına devredebileceğiniz işleri devredin. Böylece hedefi 12’den vurabilir ve yapmanız gerekenleri hızla eritebilirsiniz.

Reklam
blank

Ekiple Paylaş

Acil Tıp bir ekip işidir. Bir işi, farklı zamanlarda, farklı kişilerin yapması gerekebilir. Bir anda kapasitenizin çok üzerinde bir yükle karşılaşabilirsiniz. Yükün altında ezilmemeli; yapılması gereken işleri veya karar verilecek konuları, güvenli bir şekilde ekip arkadaşlarınıza devredebilmeyi başarabiliyor olmalısınız. İşi devredeceğiniz kişinin, bu konuda uygun yetkinlikte olduğundan emin olun. Bütün işleri tek bir kişiye “yıkmak”tan kaçının, ekip arkadaşlarınıza mümkün olduğunca eşit olarak dağıtın. Ekibinizle ortak bir dil kullanın. Ortak bir yaklaşım belirlemeye çalışın.

SAKİNLE hatırlatıcısını infografik olarak aşağıdaki resme tıklayarak görüntüleyebilir ve indirebilirsiniz. Göz önünde olmasında yarar var.

blank

Her Nöbet Biter

Bitmeyen nöbet yok. Yeni bir gün doğuyor, bir gün batıyor ve elimizdeki devir listesine son bir göz gezdirdikten sonra Acil Servisten ayrılmak için hazırlıklarımıza başlıyoruz. O sırada, bir yerlerde bir kaza, bir kalp krizi, bir stroke; Acil Servisimize gelmek için yola çıkmış bile.

Ama biz nöbetimizi bitirdik. Hem de başarıyla…

En iyisine ulaşmaya çalışarak…

“Elimizden gelenin” en iyisini yaparak…

“Az kişinin kabul edeceği gerçek şu ki, hepimiz her gün karanlıkta bir lamba anahtarı arıyoruz. Bazı günler buluyoruz, bazı günler bulamıyoruz. Bazı günler anahtara basıyoruz ama lamba patlamış oluyor, yanmıyor. Ama anahtara uzanıyoruz ve ona uzanmak dahi başlı başına bir başarı…”

Hanna Brooks Olsen

Kullanılan imajlar: Spencer SeloverEmory School of MedicineMART PRODUCTIONElla OlssonCarver College of Medicine

Henüz yorum yapılmamış, sesinizi aşağıya ekleyin!


blank
Yükleniyor..