FOAMed
If you want to know how we practiced medicine 5 years ago, read a textbook.
If you want to know how we practiced medicine 2 years ago, read a journal.
If you want to know how we practice medicine now, go to a (good) conference.
If you want to know how we will practice medicine in the future, listen in the hallways and use FOAMed.
5 yıl önce tıp pratiğimiz nasıldı öğrenmek isterseniz, bir kaynak kitap okuyun,
2 yıl önce tıp pratiğimiz nasıldı öğrenmek isterseniz, bir bilimsel dergiyi açın,
Şu andaki tıp pratiğimiz nedir öğrenmek isterseniz, iyi bir konferansa gidin,
Gelecekte tıp pratiğimiz nasıl olacak bilmek istiyorsanız koridorlarda konuşulanlara kulak kabartın ve FOAMed kullanın.
Joe Lex – International EM Education Efforts & E-Learning (2012) konuşmasından (1)
FOAMed nedir, ne değildir? İsterseniz temel birkaç bilgi için FOAMED Nedir? başlıklı yazımızı okuyup içindeki videoları izleyebilirsiniz.
FOAMed Kaynakları
İnternet ve akıllı telefonlar üzerinden bilimsel verileri çeşitli sunum teknikleri kullanarak okuyucular ile paylaşan kaynakların kesin sayısını vermek mümkün değil. Acil Tıp adına, sürekli güncellenen (birkaç ay sunulup sonra bırakılmayan), güvenilir kişiler tarafından hazırlanan, yorumlar ve önerileri sansürsüz bir şekilde yayınlayarak bir nevi çevrimiçi hakem sistemine (peer-review) sahip yaklaşık 200 uluslararası (İngilizce) kaynaktan bahsetmek mümkün.
FOAM hareketinin belki de en muhteşem yanı birbirine destek olan ve birbirine yönlendiren yapısı. Bu sebeple de hemen hemen tüm FOAM kaynaklarında diğer FOAM kaynaklarına yönelten ara yüzler ve bağlantılar yer almakta. Dolayısıyla, hangi kaynaktan başlarsanız başlayın mutlaka diğer kaynaklara erişmek için gerekli yollar da karşınıza çıkıyor olacak. Yine de kaliteli kaynakların hepsini derli toplu bir şekilde tüm bağlantılarıyla beraber görmek isterseniz http://lifeinthefastlane.com > Resources > EMCC Blogroll yolağına gidebilirsiniz.
Yazının sonunda önerdiğimiz FOAMed kaynaklarının bir listesi yer alıyor.
Nasıl Başlamalı?
Belki de herkese en zor gelen kısım, alışkanlıklardan sıyrılarak internet kaynaklarının içerisine girmek ve bunları bir eğitim aracı olarak kullanmaya başlamak. İnternet, yapısı gereği, anonim ve ulaşılan kaynaklarla ilgili güven problemini içerisinde barındırıyor. Bu sebeple de erişilen içeriğin ne derece güvenilir olduğu, güvenilir içeriğe nasıl ulaşılabileceği, güncel olup olmadığı, taraflılığı gibi sorunlar mevcut. FOAM hareketi içerisinde yer alan kaynakların aslında hedeflediği ve gidermeye çalıştığı sorunlar da esas olarak bunlar.
Acil tıp adına güvenilir bir içeriğe ulaşmak ve mesleki hayatınızda kullanılabilecek bir kaynak haline getirmek için aşağıda yer alan akış şeması yeni başlayanlara yol gösterebilir. Yapılabilecekleri birkaç basamakta özetleyelim:
Hangi Blogları Takip Etmeli?
Daha önce binlerce Acil Tıp hekimi tarafından değerlendirilmiş ve takip edilen güvenilir içerikleri tercih etmeye çalışın. Bu açından yazının devamında ayrıntısı verilen Twitter kişi listelerini kullanabilirsiniz. Yine bu yazının en sonunda Life In The Fast Lane sitesinde yer alan acil tıp ve kiritik bakım FOAMed içerik sitelerinin listesi yer alıyor.
Peki Beğendiğim Blogları Nasıl Takip Edeceğim? Yeni Bir Yazı Çıktığından Nasıl Haberdar Olacağım?
Belki de FOAMed dünyasına girişin en incelikli kısmı burası. Yani işin teknik kısmı. Diyelim ki 15 tane siteyi çok beğendiniz ve bu bloglarda yazanların yazılarını takip etmek istiyorsunuz. Hergün bu sitelere girip yeni birşey var mı diye bakmak elbette ki akla ilk gelen çözüm. Ama samimi olalım, hangimiz bireysel gelişim ve eğitimimiz için hergün 15 tane siteyi takip ederiz ki? Ya da kaç gün boyunca bunu sürekli yapabiliriz? Ya da yaptık diyelim, 15 sitede o gün toplam 30 yazı yayınlandıysa hepsini hemen okuyacak mıyız? Okuduk diyelim (ben yapamıyorum), ama ya aralarından bazılarını saklamak istersek? Başkalarına göndermek istersek? 1 ay sonra okumak istersek? Ya da biraz biriktirip tatilde plajda hızlı hızlı göz atmak istersek?
Tüm bu soruların aslında teknik birkaç bilgi ve 1-2 program yardımıyla rahatlıkla çözülebilecek, ve aslında o andan itibaren ufkunuzu açacak FOAMed dünyasına dalmanızı sağlayacak cevapları var. Şimdi biraz bu cevapları verelim.
RSS Okuyucu Programlar
RSS okuyucu programlar sizin için kaydettiğiniz siteleri izleyen, yeni yazıları alan, saklayan, okuduklarınızı işaretleyen, okumadıklarınızın hesabını tutan, Facebook, Twitter ya da E-posta yoluyla başkalarına göndermenize izin veren ve işaret koyduklarınıza (önemli olan ve sevdikleriniz) sonrasında tekrar dönmenize izin veren e-posta programlarına benzer programlar. Sosyal paylaşıma önem veren hemen hemen tüm internet siteleri RSS adı verilen ve yeni yazılarından haberdar olunmasını sağlayacak özel html kodları yayınlarlar. Bu kodları da uluslararası RSS amblemiyle gösterirler. Altta yer alan amblem ya da benzerini bu sitelerde görüyorsanız bu siteyi RSS okuyucunuza tanıtabilirsiniz demektir.
Farklı programlar olsa da hepsi için size bu kod gerekecek. Bazı programlar sitenin adını yazıp aratacağınız bir arama motoru sunar. Buraya sitenin adını yazıdığınızda RSS kodunu otomatik bulur ve eklemeniz için size gösterir. Ama bazen de RSS amblemi olan bir siteyi bu arama motoruna yazdığınızda hiçbirşey çıkmaz, ya da programın arama motoru yoktur ve sizden direk kod adresini girmenizi ister. Bu durumda tek yapmanız gereken takip etmek istediğiniz sitede RSS ambleminin üstünde sağ mouse tuşuna tıklayarak “Bağlantı adresini kopyala” seçeneği ile kod adresini kopyalamak ve RSS okuyucuda uygun yerde yapıştırıp eklemektir. İşte, artık ilk sitenizi programınıza eklediniz.
Bu programlardan ilk ve en eskisi ancak artık kapatılmış olanı Google Reader. Bu eski dost Temmuz 2013 başında kapatıldı. Yani artık yok. Peki neden burada adını anıyoruz? Çünkü RSS okuyucu dünyası bu kapanmayla beraber biraz karışmış durumda. Bu konuya birkaç kelimeyle değinmek için Google Reader iyi bir başlangıç.
Bu programların birkaç çalışma sistemi var. Google Reader (artık kapalı, heryerde tekrar etmekte fayda var) gibi internet tabanlı programlarda bir kullanıcı adı oluşturuyorsunuz ve tüm takipleriniz, beğenileriniz, kayıtlarınız bu kullanıcı adı altında internet hizmeti veren firmanın sürücüsünde saklanıyor (bulut hizmeti). Bu tip internet tabanlı programların iyi yanı, aslında sizin için bir online RSS hafızası yaratmış olmaları. Tıpkı Gmail ya da Hotmail e-posta hesaplarınızı nereden açarsanız açın eski e-postalarınız, taslaklarınız nasıl aynı aklıyorsa bu sistem de öyle çalışıyor. Dolayısıyla bu sisteme (yani online RSS kaydınıza) ulaşma izni verdiğiniz tüm programlar (IPhone, Android, MacBook, Windows farketmeden) aynı içeriği görüyor, kayıtlarınız tüm cihazlarınız arasında senkronize şekilde kalıyor (cep telefonunuzdan okuduğunuz yeni yazılar bilgisayara geçtiğinizde görünmüyor, ya da yıldız işareti koyduklarınıza hepsinden ulaşabiliyorsunuz. Bu sistemlerin kötü yanı ise herkes size sürücüsünü bedava bu şekilde kullandırmak istemiyor. Google bile bu işten para kazanmayı başaramamışken farklı firmaların bu şekilde işlemesi çok zor görünüyor. Farklı işletim sistemine sahip cihazlarda birçok program mevcut. Ama bu programların çoğu kendisi online bir kimlik oluşturmuyor. Yani ya varolan online RSS sistemlerinin birinden bir kimlik alacak (ücretli ya da ücretsiz) ve bu kimlikle uyumlu tonlarca programdan istediklerinizi farklı cihazlarınıza kurarak tüm hepsinin ortak çalışmasını sağlayacaksınız, ya da her programa takip edeceğiniz siteleri tek tek girip cihazlarınız arasında senkronizasyon sağlamayacaksınız.
Tek bir bilgisayarınız var ve bu tip bilimsel içeriği sadece bilgisayar başındayken okumak istiyor, cep telefonunuz ya da tabletinizden erişmek gibi bir derdiniz yoksa istediğiniz programı kullanabilirsiniz.
Birden fazla cihazla erişim istiyorsanız internet tabanlı kullanıcı kimliği oluşturan sistemlere bakmanız gerekiyor.
Şimdi isterseniz biraz da bu programlara bakalım.
Feedly – Hem RSS Bulut Hizmeti Hem de Program
En popüler olanlardan ve belki başlamak için en iyi olanlardan biri. Az önce belirttiğimiz bulut hizmetini verdiği için tüm cihazlarınızda kayıtlarınız ortak ve senkronize.
Biraz vakit ayırıp Feedly internet sitesi üzerinden kaydınızı yaptırabilirsiniz. Program bilgisayarlar üzerinde tarayıcıda çalışıyor. Ayrı bir programı yok. Cep telefonu ve tabletler için ise aplikasyonları var ve hepsi tamamen birbirinin aynı. İşin daha güzeli, kaydınızı oluşturduktan sonra sadece bulut hizmetinden faydalanıp cihazlarda istediğinz programı kullanabilirsiniz. Feedly kaydınıza erişebilen aplikasyonların listesine bakıp beğendiğinizi seçebilirsiniz.
“Sen ne kullanıyorsun?” diye sorarsanız benim tercihlerim (yeni seçenekleri sürekli incelemekle beraber) şu şekilde:
RSS Bulut Hesabı: Feedly. Google reader kapanınca otomatik olarak eski hesabımı geçirme şansı verdiği için bunu tercih ettim. Feedbin alternatif ama ücretli diğer bulut hesaplarından biri.
IPhone: Newsify. Reeder ve Feedly Google Reader’ın kapanmasından sonra geç güncellendiği için Newsify aplikasyonuna geçmiştim. Şu anda memnunum ve devam ediyorum. Ama Reeder da aynı şekilde keyifli.
IPad: Newsify. IPhone için olan yorumum aynı şekilde geçerli.
MacBook: Feedly. Ne yazık ki MacBook için Reeder aplikasyonu henüz güncellenmedi. O yüzden Feedly programını Chrome üzerinden internet sayfası gibi kullanmak bana cazip gelmediğinden Fluid programı ile websitesi aplikasyon haline getirerek şu anda kullanıyorum. Reeder güncellenince hemen geçmeyi planlıyorum. Readkit (mac) bir diğer güzel okuyucu.
Windows: Feedly (Web browser üzerinden) ya da Meneré.
RSS Okuyucuların Kullanımı
Hemen başlamak isteyen okuyucularımız için basamak basamak IPhone, IPad ve Desktop bilgisayar üzerinden tüm bu programların nasıl kurulup çalışır hale getirileceğini anlatan bir video hazırladım. Telefon ve tabletlerinizi hazırlayıp videoyu izlemeye başlayın derim.
Sosyal Medya ve FOAMed
Yenilikleri en hızlı takip etmek için mutlaka bir twitter hesabınız olmalı. Hesabınızı açarken internet kimliğinizin profesyonel olmasına özen gösterin. Sizinle birebir olarak tanışmamış kişiler sizi bu hesabınızla bileceklerdir. Tüm FOAM sitelerinin bir twitter hesabı vardır ve yeni yazı çıktıkça buradan anında cıvıltılar gönderirler.
Mutlaka önemli Acil Tıp hekimlerinin (eğitimcilerinin) twitter hesaplarını takip edin. Twitter üzerinde FOAM gönüllüleri bazı listeler hazırlamışlardır. Güvenilir bilgileri düzenli olarak bildiren, uluslararası camiayı yakından takip eden kişi, site ve dergilerin hesaplarının yer aldığı bu listelerdeki kişileri takip ederek başlamanız doğru olacaktır.
Ayrıca bu listelerdeki kişileri ayrı ayrı takip etmek yerine listeye tümden abone olarak o listedeki herkesi izlemeniz mümkün. Bu listeler ise şöyle:
FOAMed destekcileri listesi (430 kişi) https://twitter.com/sandnsurf/foamed
Twitter’daki önemli Tıp Eğitimcileri Listeleri Chris Nickson’ın Listeleri
Twitter’daki önemli Acil Tıp Eğitimcileri Listeleri Mike Cadogan’ın Listeleri
Çoğu sitenin facebook üzerinde sayfası vardır ama ne yazık ki FOAMed siteleri bunlardan değil. FOAMed dünyasında Twitter çok daha öndemli bir araç. Ancak yine de biz Acilci.Net için bir facebook sayfası açtık. Bu sayfada yeni yayınlanan tüm içeriğimiz anında yer alıyor ve tıpkı yukarıda anlatılan RSS okuyucu gibi çalışıyor. RSS okuyuculara gönderdiğimiz kodun aynısını, aynı anda facebook ve twitter hesaplarımıza da yolluyoruz. Böylece her mecradan aynı içeriği takip edebiliyorsunuz. Facebook sayfasını takip etmeniz için www.facebook.com/foamedtr adresinden Acilci.Net sitesini beğenmeniz gerekiyor.
Ses (Podcast) ve Video (Vodcast) Dosyalarını Takip Etmek
ITunes ve DownCast
Podcast (ses dosyaları) ve Vodcast (video dosyaları) izleme programları, yeni yazıların RSS akış programlarıyla takip edilerek yenilerinin çıktığı anda öğrenilmesi işini ses ve video dosyaları için yapan programlardır. Bu uygulamalar daha yoğun şekilde iOS platformunda yer alıyor.
Downcast programı, kullanımı en kolay ve işlevsel olanlarından biri. Abone olduğunuz sitede yayınlanan ses ve video dosyaları otomatik olarak cihazınıza indirilerek size haber verilecektir. Bu dosyaları yolda, arabada ya da spordayken akıllı telefonunuzdan dinleyebilirsiniz.
Video ve Ses dosyası sunan en önemli Acil Tıp sitelerinin ufak bir listesi ise şöyle: Ultrasound Podcast, EMCrit, Keeping Up, ERCAST, PHARM, ToxTalk, Free Emergency Medicine Talks, EMRAP.
Bu videoların çoğu Youtube ve Vimeo gibi çevrimiçi kaynaklara da yüklenir. Sitelerin ya da sitelerin sahibi olan kişilerin youtube hesaplarından da bu kaynaklara ulaşabilirsiniz.
Dikkat Edilmesi Gerekenler
FOAM kaynaklarının sürekliliği ve güvenilirliğini kontrol eden yine okuyucular. Bu sebeple zamanla bu kaynakların bazıları kapanacak, bazıları güvenilirliğini yitirecek, bazı yeni kaynaklar ortaya çıkacaktır. Twitter, gerçek kişilerden oluşan bir sosyal alan olduğundan, mesleğimizle ilgili kişileri buradan izlemek güncel kalmak için daha iyi bir yol. Yeniliklerden haberdar olmanız daha kolay olacaktır.
Tüm kaynakları aynı anda takip etmeye çalışırsanız hiçbirini takip edemez ve sıkılırsınız. Kendi ilgi alanınıza göre 5-10 arası temel kaynak belirleyin. Önce bunları takip edin. Konsepte alıştıktan sonra daha fazla kaynak takip edebilirsiniz.
Tek tek izlemek yerine bunu sizin için yapan ve özetini çıkaran bazı kaynakları da takip edebilirsiniz. Bunu en kapsamlı yapan yer yine lifeinthefastlane.com. Bu sitede haftalık olarak yayınlanan “The LITFL Review” serisi, her tüm FOAM dünyasında yayınlanan en önemli yazıları, atılan en önemli cıvıltıları bir araya getiriyor. Bu derleme sizi yeterince güncel kılacaktır.
Türkiye’de FOAM Kaynakları
Ülkemizde FOAM hareketi henüz yeni başlıyor denilebilir. Ancak internet erişimi konusunda son yıllarda yapılan büyük atılımlar, ülkemizin alım gücüne göre ucuzlayan bilgisayar ve akıllı telefonlar, son derece hevesli ve meraklı genç nüfusumuzun yüksek sosyal medya penetrasyonu, FOAM gibi eğlenceli ve farklı mecraları kullanan bir tıp eğitimi aracının başarısız olma ihtimalini neredeyse ortadan kaldırıyor.
Facebook medyasında metrik nüfüs penetrasyonu açısından dünya 6.sı olan ülkemiz, Twitter gibi profesyonel hayatta kullanım imkanı ve kabulü daha fazla olan, cep telefonlarından takibi ve katkı sağlanması daha hızlı sosyal medya araçlarında henüz bu seviyeyi yakalamış değil. 2011 yılında nufusa göre internet kullanım oranı %50’nin altında olan ülkemizin bu açıdan konumu pek de iç açıcı değil. Kısa sürede %70’lerin üzerine çıkılamadığı takdirde ulusal bazda İnternet kaynakları kullanılarak yapılacak hiçbir uygulama ve politikanın başarılı olma şansı yok.
Bu metrik değerler ülkemizdeki çevrimiçi Acil Tıp eğitim kaynaklarının sayısıyla da aslında uyumluluk gösteriyor. Genelde metin içeriklerden ibaret olan ve güncellenmeyen bir kaynak havuzu söz konusu. Ana arama mecrası ise arama motorları. Türkçe tıp kaynaklarını birarada sunan portal niteliğinde ortamlar hemen hemen hiç yok.
En büyük dileğim birkaç ay içinde burada sizlerle linklerini paylaşabileceğim onlarca Türk Acil Tıp FOAM sitesi yazabilmek. Genç ve enerjik camiamız sayesinde bunun olacağından adım gibi eminim.
Türkçe FOAM Siteleri
Bu liste aslında yazmak istediklerimin çok uzağında. Umarım bu sayı gelecekte artar.
Marmara Acil – Marmara Acil Tıp AD tarafından hazırlanan bir site. Klinik içi işleyiş ve tanıtım yönü daha ağır basıyor. Editörlerimiznden Dr. Haldun Akoğlu ve Dr. Serkan Eroğlu tarafından yürütülüyor. FOAM içeriği olarak klinik içeirisinde düzenli yapılan Journal Club makalelerini, yıl açılış ve kapanış toplantısı videolarını bulabilirsiniz. Klinik tarafından editörlüğü yürütülüyor.
Gazi Acil – Ülkemizin ilk klinik web sitelerinden. Editörlerimizden Dr. Onur Hakoğlu tarafından yürütülüyor. Nispeten yavaş güncelleniyor ama önemli bilgiler sunuyor. Klinik tarafından editörlüğü yürütülüyor.
Acil Tıp – Dr. Çağdaş Can ve Dr. Aydın Sarıhan’ın kişisel Acil Tıp blogları. Farklı uslubu ve ilgi çekici resim tercihleriyle değişik ve eğlenceli bir yapısı var. Kişisel bir blog olmasına rağmen son derece sık güncelleniyor. Herhangi bir Editör Kurulu bulunmuyor.
Son Söz
Değişen Dünya’da değişimleri yakından takip edebilmek için değişmek artık şart. Hepimizin, önyargı ve kabullerimizden sıyrılarak yani kol saatlerimizi çıkararak gelişen ihtiyaçlarımızı tekrar değerlendirmemizin, bunu yaparken de artık hayatımızın kendisi haline gelen teknolojiyi kullanmak için azami çaba göstermemizin zamanı sanırım geldi de geçiyor. Şimdi durup geriye baktığımda, Acil Tıp camiasına adım attığım günden beri geçen 10 yılda gördüğüm inanılmaz değişim beni ürkütüyor. 10 yıl sonrasını hayal bile edemiyorum. Peki, ya siz?
Kaynaklar
- Ses Dosyası: http://freeemergencytalks.net/wp-content/uploads/2012/08/2012-08-21-08h00-International-EM-Education-Efforts-E-Learning.mp3 Erişim Tarihi: 08.03.2013
- İnternet Adresi: http://www.merckmanuals.com Erişim Tarihi: 08.03.2013
- İnternet Adresi: http://en.wikipedia.org/wiki/Ken_Robinson_(educationalist) Erişim Tarihi: 08.03.2013
- Video Dosyası: http://www.ted.com/talks/sir_ken_robinson_bring_on_the_revolution.html Erişim Tarihi: 08.03.2013
-
Akoglu H. Bir İnternet Devrimi: Serbest, Açık Erişimli, Tıp Eğitimi (FOAM).
Türkiye Acil Tıp Dergisi – Tr J Emerg Med 2013;13(1):1-4 doi: 10.5505/1304.7361.2013.09609
- Life In The Fast Lane – http://lifeinthefastlane.com/foam/
Bu yazı Türkiye Acil Tıp Dergisi’nde yayınlanan yazıma (editör mektubu) kaynak olan daha geniş ve güncel içerikten derlenmiştir. (5) Bu yazı 26/4/2015 tarihinde güncellenmiştir.