Skip to content

Kızamık yıllardır görülmüyordu! Yine yeniden..

Kızamık virüsü için kaynak sadece insan olduğu için engellenmesi mümkün olan bir hastalıktır. Her türlü önleme rağmen ülkemizde son dönemlerde kızamık görülmeye başlamış ve salgınlar oluşmuştur. Bu durumun nedenleri arasında Covid-19 temelinde oluşan aşı program düzensizliği, aşı reddi organizasyonları, göçmen olaylarını değerlendirebiliriz.
Reklam

Son günlerde sağlık medyasının  sık sık dile getirdiği kızamık vaka artışı haberleri sonrasında Sağlık Bakanlığı, bu durumu kabul ederek 81 il valiliklerine yazı gönderdi ve kızamığa karşı alınacak önlemleri anımsattı. Sağlık Bakanlığı Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü’nden valiliklere gönderilen yazıda, küresel olarak kızamık virüsünün sirkulasyonunun devam ettiği bu nedenle önlemlerin artırılarak devamının sağlanması gerektiğini vurgulamış oldu.

Ayrıca Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Derneği (KLİMİK), Halk Sağlığı Uzmanları Derneği (HASUDER), TTB Uzmanlık Dernekleri Eşgüdüm Kurulu Yürütme Kurulu ve Türk Pediatri Kurumu’nun ortak basın açıklamasında çeşitli uyarılarda bulunarak kısa sürede önlemlerin alınması hususunu dile getirdiler.

Gelin biz de son günlerde sıkça dile getirilen kızamık hastalığını genel olarak bir kez daha acilci.net platformu aracılığıyla dile getirelim.

1.Dünyada güncel epidemiyolojik durum

Kızamık aşı öncesi dönemlerde büyük salgınlara neden olmasıyla tarihsel süreçte çok korkulan bir hastalık olarak ele alınmıştır. Gelişmekte olan ülkelerde kızamığa yakalanan çocukların yaklaşık %1’i hastalık veya komplikasyonları (ensefalit, pnömoni, ciddi ishal ve dehidratasyon, kalıcısekeller gibi) nedeniyle maalesef kaybedilir. Dünyada aşılamaya bağlı olarak sadece milenyum sonrası  kızamık ölümlerinde %80 azalma olmuş ve aşıya bağlı olarak 21 milyondan fazla ölüm engellenmiştir.(Kaynak)

Reklam
blank

Dünya Sağlık Örgütünün (DSÖ) kayıtlarına göre; 2017’de küresel ölçekte kızamığa bağlı 110,000 ölümün görüldüğü, son 2 yılda toplam kızamık vakalarında artışın olduğu ve 2019’da bir önceki yıla göre bildirilen olgu sayılarında genelde ortalama 3 kat artış olduğu belirtilmektedir. Söz konusu yıllarda DSÖ Afrika bölgesindeki artışın 7 kat, Avrupa bölgesinde 3 kat, Amerika bölgesinde 1-2 kat, Doğu Akdeniz bölgesinde ise 2 olduğu bildirilmiştir.(Kaynak)

2.Ülkemizde güncel durum

Türkiye’de ise küresel olarak alınan kararlar doğrultusunda 2002 yılında “Kızamık Eliminasyon Programı” yürürlüğe alınmıştır. Bu program ile kızamık olgu sayıları 2007-2010 yılları arasında 10’u geçmezken 2011 yılından sonra vaka sayılarında ciddi artışlar tespit edilmiş ve salgın oluşmuştur (Türkkan ve ark. 2017; Yapıcı & Tunç, 2019).

Reklam
blank

Haziran 2012’den sonra ülkemizde de yurt dışı kaynaklı vakalar ve bu vakalarla temas sonucu yeni vakalar görülmüştür. 2018 yılına gelindiğinde kızamık vakası daha fazla artış göstermekle birlikte Covid-19 salgını nedeniyle aşılanma ve korunmada yetersiz bağışıklama sonucu 2019 yılında kızamık hastalığı pik yapmıştır. (Yapıcı & Tunç, 2019; HASUDER, 2013).

3.Patogenez ve bağışıklık

Kızamık bulaşıcı indeksi çok yüksek bir virüstür. Olgu sonrası olgudan bulaştırılan kişi sayısı 12-18 olarak değerlendirilmektedir. Ayrıca aşı ile korunabilir bulaşıcı hastalıklarda, toplumsal bağışıklık oluşturması beklenen aşı kapsama oranlarının da % 90a ulaşılabilir olduğu hastalık gruplarındandır​1​. Direkt temas ve havayoluyla bulaşır. Kuluçka süresi 10-14 gün (1-2 hafta) kadardır. Hastalar döküntünün çıkmasından 4 gün öncesinden döküntüden 4 gün sonrasına kadar bulaştırıcıdır. Aşı öncesi dönemde 10 yaşına kadar çocukların >% 90’ının enfekte ve hasta olduğu bildirilmektedir​2​. Aşının rutin uygulandığı ülkelerde aşılanmanın azalmasıyla birlikte hastalık tekrar ortaya çıkarak salgınlar yapabilir.​2​

blank

Birçok ülkede kızamık aşıları KKK olarak uygulanmaktadır. Bir doz KKK sonrası bağışıklanma değişik çalışmalarda >%94 bulunmuş ve bu korumanın uzun süreli olduğu da tespit edilmiştir​3​. Bazen ilk doz kızamık aşısına karşı yanıt yetersiz kalabilir. İlk doza yanıt vermeyen çocuklarda 2. doz KKK aşısıyla çocukların %100 üne yakın yanıt alındığı gösterilmiştir​4​.

Reklam

Üçüncü doz KKK aşısına rutin olarak gerek yoktur ancak özel durumlarda (kızamık, kabakulak salgınları gibi) ve uzman önerisiyle yapılabilir. Yapılan çalışmalarda genç erişkinlerde 3 doz KKK uygulamasının kızamığa karşı 2 dozdan daha fazla etkin olduğu gösterilememiştir ​5​. Rutin KKK aşısı uygulayan ülkelerde çeşitle nedenlerden dolayı aşısız çocuk ve bireyleri etkileyen kızamık salgınları görülebilir​6​ . Bir kızamık salgını durumunda (salgın aynı bölgede epidemiyolojik bağlantılı >3 olgu saptanması olarak kabul edilir) 1. ve/veya 2. KKK dozları rutin olarak önerilen zamandan daha erken yapılabilir. Bir salgın durumunda veya kızamığın salgın veya endemik olduğu bir ülkeye seyahat öncesinde 6-11 aylık çocuklara 1 doz KKK aşısı önerilir​7​. Ancak 12 aydan önce yapılan (örneğin 9. ay) kızamık veya KKK aşısı yapılmamış kabul edilir ve 12 ay ve sonrasında ayrıca 2 KKK aşısı önerilir, bu durumda ilk KKK aşısı tercihan 15. ayda (12-15. ayda ve ilk aşıdan en az 1 ay sonra) yapılır.

blank

4. Klinik Bulgular ve Tedavi

Kuluçka sonrası yüksek ateş, öksürük, nezle ve konjunktivitten oluşan prodromal semptomlar görülmeye başlanır. Daha sonra ağız içinde 2. premolar azı dişleri hizasında iç bukkal yüzde Koplik lekeleri (patognomonik kabul edilen eritemli zeminde beyaz, sarı, atılmış tuz biber manzarası gibi lekeler) görülür ve ardından tipik kızamık döküntüsü ilk prodrom bulgularından genellikle 3-4 gün sonra başlar. Döküntüleri takiben 3 gün sonra hasta iyileşmeye başlar ve hastalık ilk prodromal bulguları başladıktan sonra toplam 7-10 gün sonra iyileşme beklenir, ancak komplike seyir varsa veya eklenen bakteriyel enfeksiyon klinik tabloyu değiştirebilir. Kızamığın spesifik rutin bir antiviral tedavisi yoktur. Tedavi destekleyici ve semptomatiktir. Ancak bakteriyel bir komplikasyon geliştiyse antibiyotik verilebilir.

Reklam
blank
blank
blank

5.Son cümleler ve sonuç

Kızamık virüsü için kaynak sadece insan olduğu için engellenmesi mümkün olan bir hastalıktır. Her türlü önleme rağmen ülkemizde son dönemlerde kızamık görülmeye başlamış ve salgınlar oluşmuştur. Bu durumun nedenleri arasında Covid-19 temelinde oluşan aşı program düzensizliği, aşı reddi organizasyonları, göçmen olaylarını değerlendirebiliriz.

Salgının önlenmesi için bakanlık politikaları tekrardan gözden geçirilmeli, aşı reddi olaylarından 1.basamak sağlık kuruluşlarından başlanılarak aşılamanın önemi mutlaka aileye kavratılmalı ve aşı takvimi detaylıca anlatılmalı, göç sonrası koruma altına alınan göçmenlerden başlanılarak takip ve filyasyonun yeterli ve etkili denetimi yapılmalıdır.

Kaynaklar

  1. 1.
    Fine P. Herd immunity: history, theory, practice. Epidemiol Rev. 1993;15(2):265-302. doi:10.1093/oxfordjournals.epirev.a036121
  2. 2.
    Measles vaccines: WHO position paper. Wkly Epidemiol Rec. 2009;84(35):349-360. https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/19714924
  3. 3.
    Paunio M, Hedman K, Davidkin I, Peltola H. IgG avidity to distinguish secondary from primary measles vaccination failures: prospects for a more effective global measles elimination strategy. Expert Opin Pharmacother. 2003;4(8):1215-1225. doi:10.1517/14656566.4.8.1215
  4. 4.
    Watson J, Pearson J, Markowitz L, et al. An evaluation of measles revaccination among school-entry-aged children. Pediatrics. 1996;97(5):613-618. https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/8628596
  5. 5.
    Beeler J, Varricchio F, Wise R. Thrombocytopenia after immunization with measles vaccines: review of the vaccine adverse events reporting system (1990 to 1994). Pediatr Infect Dis J. 1996;15(1):88-90. doi:10.1097/00006454-199601000-00020
  6. 6.
    Zipprich J, Winter K, Hacker J, et al. Measles outbreak–California, December 2014-February 2015. MMWR Morb Mortal Wkly Rep. 2015;64(6):153-154. https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/25695321
  7. 7.
    McLean H, Fiebelkorn A, Temte J, Wallace G, Centers for Disease Control and Prevention. Prevention of measles, rubella, congenital rubella syndrome, and mumps, 2013: summary recommendations of the Advisory Committee on Immunization Practices (ACIP). MMWR Recomm Rep. 2013;62(RR-04):1-34. https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/23760231

Henüz yorum yapılmamış, sesinizi aşağıya ekleyin!


blank
Ara
Yükleniyor..